Muhafaza Görevini Kötüye Kullanma Suçu Nedir?

Görevi Kötüye Kullanma Suçu

Görevi Kötüye Kullanma Suçu

Görevi kötüye kullanma suçu, tanımı itibariyle görevinin verdiği imkan ve avantajları kullanarak kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi tarafından işlenen özgü bir suç tipidir. Bu suç türü, Türk Ceza Kanunu madde 257’de düzenlenmekte olup söz konusu suçun faili kamu görevlileri ve mağduru ise herhangi bir kimse olabilmektedir. Görevi kötüye kullanma suçu, Türk Ceza Kanunu’nun Millete ve Devlete Karşı Suçlar kısmında “Kamu İdaresinin Güvenilirliğine ve İşleyişine Karşı Suçlar” bölümünde düzenlenmiştir. Kamu idaresine karşı işlenen bir suç olup görevi kötüye kullanma suçu ile korunmak istenen hukuki değer, kamu idaresine olan saygınlık ve güvenilirliktir. Görevi kötüye kullanma, bir kamu görevlisinin görevini yerine getirirken kişisel menfaat sağlamak amacıyla haksız bir yarar sağlaması ya da zarar vermesi olarak tanımlanabilir.

Bu suça örnek olarak verilebilecek durumlar arasında;

Bir devlet memurunun tarafsız olması gereken bir kararının bir arkadaşı veya akraba için tarafsızlıktan uzaklaşarak gerçekleştirmesi,
Bir polis memurunun bir suçluyu serbest bırakması için para alması,
Bir doktorun herhangi bir hasta için gerekli olmayan bir tedavi yapması veya reçete yazması,
Bir yargıcın dava yargılaması sırasında kişisel menfaat sağlamak amacıyla tarafsızlıktan uzaklaşması, gibi durumlar yer alır.
Görevi kötüye kullanma, bir kamu görevlisinin güvenilirliğini zedeler. Halkın güvenini kaybetmesine neden olur ve hukuk sisteminin adil olmasını etkiler. Bu nedenle, bahsi geçen suç ciddi bir suç olarak kabul edilir ve Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenir.

 

 

Görevi Kötüye Kullanma Suçunun Şartları

Görevi kötüye kullanma suçunun en önemli şartı kamu görevlisinin görevin gereklerine aykırı hareket etmesidir. Görevin gereklerine aykırı hareket etmekten, kamu görevlisinin görevini kanun, idari düzenlemeler veya talimatların öngördüğü usul ve esaslardan başka surette ifa etmesi anlaşılmaktadır. Bu anlamda kamu görevlisinin herhangi bir şekilde kanuni yetkisini aşması, kanunun aradığı şekil şartlarına uymaması, takdir yetkisini amacı dışında kullanması, kanunun emir ve müsaade ettiği hareketinin gerektirdiği ön şartlara aykırı hareket etmesi, kendisine teslim edilen ve görevi sebebiyle kullanması gerekli eşyayı usulsüz kullanması gibi fiiller görevin gereklerine aykırılık kapsamında kalmaktadır (YCGK-K.2022/415).

Görevi kötüye kullanma suçu Türk Ceza Kanunu ikinci kitap dördüncü kısım birinci bölümde Kamu İdaresinin Güvenilirliğine ve İşleyişine Karşı Suçlar başlığı altında düzenlenmiştir. Aynı başlık altında düzenlenen suçlar şunlardır:

Zimmet Suçu
İrtikap Suçu
Denetim Görevinin İhmali Suçu
Rüşvet Suçu
Nüfus Ticareti Suçu
Zor Kullanma Yetkisine İlişkin Sınırın Aşılması Suçu
Görevi Kötüye Kullanma Suçu
Göreve İlişkin Sırrın Açıklanması Suçu
Kamu Görevlisinin Ticareti Suçu
Kamu Görevinin Terki Veya Yapılmaması Suçu
Kişilerin Malları Üzerinde Usulsüz Tasarruf Suçu
Kamu Görevinin Usulsüz Olarak Üstlenilmesi Suçu
Kanuna Aykırı Eğitim Kurumu (Mülga – 17/4/2013-6460/13 md.)
Özel İşaret Ve Kıyafetleri Usulsüz Kullanma Suçu
Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçu
Kamu Görevine Ait Araç Ve Gereçleri Suçta Kullanma Suçu

 

Fail Ve Mağdur

Kanun maddesinde suçun açıkça kamu görevlileri tarafından işlenebileceği belirtilmiştir. Bu haliyle suç özgü suçlar kategorisinde yer alır. Kamu görevlisi tanımlaması TCK’nın 6. Maddesinde yapılmıştır. Buna göre; kamu görevlisi deyiminden, kamusal faaliyetin yürütülmesine atama veya seçilme yoluyla ya da herhangi bir surette sürekli, süreli veya geçici olarak katılan kişi anlaşılır. Kamu görevlisi olmayan kişiler, tek başlarına bu suçların faili olamazlarsa da söz konusu suçlara iştirak edebilirler. Yargıtay’a göre de kamu görevlisi olmayanların suçun faili olarak yargılanması hukuka aykırıdır.

Suçun mağdurunu ise kamu oluşturur. Fakat suçtan zarar gören kişinin bazı hallerde mağdur sayılabileceği unutulmamalıdır. Bu yönüyle gerçek kişilerin bu suçun mağduru olabilme özelliği bulunmaktadır.

 

Görevi Kötüye Kullanma Suçunda Eylem Unsuru

Görevi kötüye kullanma suçu, eylemin aşağıdaki 3 şekilden biri halinde meydana gelmesi ile oluşmaktadır;

Kamu görevlisinin yapmakla görevli olduğu görevini yapmaması,
Kamu görevlisinin görevini kanunun öngördüğü şekilde yapmaması,
Kamu görevlisinin görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstermesi.

TCK madde 257’de iki ayrı suç tipi birlikte düzenlenmiş olup bunlar, “görevin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevi kötüye kullanma” ve “görevin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstermek suretiyle görevi kötüye kullanma” suçlarıdır.

 

Görevi Kötüye Kullanma Suçu Şikayet Süresi ve Zamanaşımı

Görevi kötüye kullanma suçu, takibi şikayete bağlı suçlar kategorisinde değildir. Bu nedenle, suçun soruşturulması için herhangi bir şikayet süresi de yoktur. Suçun dava zamanaşımı süresi 8 yıldır. Suç şikayete tabi suçlardan olmamasına rağmen, dava zamanaşımı süresi içinde soruşturulmadığı takdirde, fail hakkında zamanaşımı süresi aşıldığı için soruşturma yapılamayacaktır.

Failin hapis cezası ile cezalandırılması halinde ise ceza zamanaşımı 10 yıldır. Yani, fail hakkındaki mahkumiyet hükmü 10 yıl içinde infaz edilmezse hapis cezası zamanaşımı nedeniyle ortadan kalkar.

 

Şikâyet-İhbar

Bazı suçların savcı tarafından öğrenilmesinden sonra, soruşturulabilmesi için mağdur tarafından, bizzat şikâyette bulunulmuş olması gerekmektedir. Bazı suçlarda ise mağdur; kamu, devlet ve toplum kabul edilmektedir. Diğer kişiler ise suçtan zarar görenlerdir. Örneğin, görevi kötüye kullanma suçu sonucunda mağdur olan kişi suçtan zarar gören kişidir. Mağdur ise toplumdur. Bu sebeple soruşturma yapılabilmesi için mağdurun şikâyeti aranmamaktadır. Görevin kötüye kullanılması suçunun soruşturulabilmesi için, suçtan zarar gören kişiler de dahil olmak üzere herhangi bir kişi savcılığa yahut polis-jandarma merkezlerine giderek suç duyurusunda bulunabilir. Bu bildirimin üzerine savcı, derhâl araştırmaya başlar.

 

Görevi Kötüye Kullanma Suçunun Memuriyete Etkisi

Görevi kötüye kullanma suçundan ceza alan memurun durumu nedir? En çok merak edilen konulardan bir tanesi olan bu suçtan alınan ceza sonrası memuriyet son bulur mu? Devlet memurları kanunu gereği, görevi başında iken kasten işlediği bir suçtan dolayı 1 yıl veya daha uzun süreli mahkumiyet cezası alan memur, memuriyetten ihraç edilir. Görevi kötüye kullanma suçunun cezası 6 ay ile 2 yıl arasında hapis cezasıdır. Bu durumda bu suçtan 1 yıl ve üzeri hapis cezası alınması halinde, görevi kötüye kullanan memur, memuriyetten ihraç edilir.

 

Sık Sorulan Sorular

TCK 257 memuriyete engel mi?
Görevi kötüye kullanma suçu neleri kapsar?
Görevi kötüye kullanmanın cezası ne kadardır?
TCK 257 2 uzlaşmaya tabi mi?
Görevi ihmal suçu para cezasına çevrilir mi?
Güveni kötüye kullanma cezası ne kadar?
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma cezası paraya çevrilir mi?
Görevi kötüye kullanma sicile işler mi?
Güveni kötüye kullanma suçu yüz kızartıcı suç mudur?

 

 

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

Popüler Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir