Yabancılar İçin Türkiye Miras Hukuku Hakkında Her Şey *2025
Türkiye’de yaşayan veya bir Türk vatandaşı ile evlenmiş olan yabancılar, vefat eden eşleri veya akrabalarından miras kalması durumunda bazı yasal süreçlerle karşılaşabilirler. Yabancıların Türkiye’deki miras hakları hakkında genel bir bilgi sunmayı amaçlamaktadır.
Uygulama Alanı ve Temel İlkeler
5718 Sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun (MÖHUK): Yabancı unsuru içeren tüm miras davalarında temel olarak bu kanun uygulanır.
Miras, genellikle ölen kişinin son yerleşim yerindeki mahkemede açılır. Mirasın taksimi ise, terekenin bulunduğu ülke hukukuna tabidir.
Taşınmaz Mallar: Türkiye’de bulunan taşınmaz mallar için Türk hukuku uygulanır. Yabancıların taşınmaz edinmelerinde bazı sınırlamalar olabilir.
Taşınır mallar için genellikle miras bırakanın milli hukuku uygulanır.

Yabancıların Miras Hakkında Sınırlamalar
Taşınmaz Edinme: Yabancıların Türkiye’de taşınmaz edinmelerinde bazı kısıtlamalar bulunmaktadır. Bu kısıtlamalar, karşılıklılık ilkesi ve belirli ülke vatandaşlarına yönelik sınırlamalar şeklinde olabilir.
Miras payları, genellikle Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre belirlenir ancak bazı durumlarda ölen kişinin milli hukuku da göz önünde bulundurulabilir.
Miras Davalarında İhtiyaç Duyulan Belgeler
Ölüm belgesi
Evlilik cüzdanı (eş durumunda)
Soy bağı belgesi
Vasiyetname (varsa)
Tapu kayıtları (taşınmazlar için)
Banka hesapları ve sigorta poliçeleri
Mirasçılık Belgesi
Mirasçı olduğunuzu tespit ettirmek için Türkiye’deki bir sulh hukuk mahkemesinden mirasçılık belgesi almanız gerekir. Bu belge, mirasınız üzerinde tasarrufta bulunabilmeniz için gereklidir.
Yabancı Mirasçılar İçin Önemli Noktalar
Türkiye’deki miras hukuku karmaşık olabilir. Bu nedenle, miras hukuku avukatına danışarak haklarınızı korumanız önemlidir.
Eğer Türkçe bilmiyorsanız, bir tercüman ile çalışmanız gerekebilir.
Miras davası sürecini yakından takip etmeli, mahkeme duruşmalarına katılmalı ve gerekli belgeleri zamanında teslim etmelisiniz.
Yabancıların Türkiye’deki miras hakları, oldukça teknik bir konudur. Bu rehber, genel bir bilgi sunmakla birlikte, her durumun farklılık gösterebileceğini unutmayın. Bu nedenle, bir miras davası ile karşı karşıyaysanız, mutlaka miras avukatına danışmanız tavsiye edilir.
Click for the article in English
Yabancılar İçin Türkiye Miras Hukuku Hakkında Her Şey *2025
Hukuk Mahkemesi Kararı
14. Hukuk Dairesi 2015/2061 E. , 2015/7260 K.
Davacı, murisi ……….’e ait………Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2008/315-237 sayılı mirasçılık belgesinde
mirasçılarının gösterildiğini, murisin kızı olmasına rağmen mirasçı olarak gösterilmediğini ileri sürerek,
mirasçılık belgesinin iptali ile yeni mirasçılık belgesinin düzenlenmesini istemiştir.
Davalılar, teminat gösterilmesi gerektiğini, davacının taşınmaz edinim hakkının araştırılması ve
davacının murisin kızı olduğunu kanıtlaması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davacının muris tarafından tanınmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Mirasçılık belgesi, bir şahsın mirasçı olduğunu gösteren ve kanıtlayan belgedir. Mirasçılık belgesi,
mirasbırakan ile mirasçılar arasındaki kanuni veya ölüme bağlı tasarrufla oluşan miras bağını gösterir.
Mirasçılık belgesinde gösterilen mirasçının, aksi sabit oluncaya kadar mirasçı olduğu kabul edilir.
Mirasçılık belgesi ile tereke üzerinde tasarrufta bulunma hakkı elde edilmektedir.
Yabancılar mirasçılık belgesi isteyebilir. Tapu sicil memuru, mirasçılık belgesinin geçerliliğini sorgulayamaz. Taşınmazlar için
Türk mahkemelerinden mirasçılık belgesi alınması zorunludur ve Türk kanunları uygulanmalıdır.
Mirasçılık belgesinin verilmesinde, hareketli nüfus kayıtları, mahkeme ilamları, tapu ve vergi kayıtları,
iskan belgeleri, muhtarlık belgeleri, askerlik kayıtları, tanık ifadelerinden delil olarak yararlanılır.
Somut uyuşmazlıkta, davacı murisi ……..in mirasçısı olmasına rağmen ………Sulh Hukuk
Mahkemesi’nin 2008/315-237 sayılı mirasçılık belgesinde mirasçı olarak gösterilmediğini iddia etmiştir.
Muris ………Bulgaristan Devleti’nden göç etmesiyle vatandaşlık kazanmıştır.
Davalılar … ve …’ın ………..Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 07.02.2008 günlü ve 2007/51esas 2008/21karar sayılı ilamıyla
Bulgaristan Devleti, … ili, ….. Belediyesi’nin doğum belgesi dikkate alınarak babalarının ……olduğunun
tespitine karar verilmiştir.
Bulgaristan Devleti, …….. Mahkemesi’nin 23.05.2015 günlü ve …… numaralı çeviri belgesinde …..’in mirasçı davalılar dışındaki çocuğunun davacı olduğu belirtilmiştir. Bu belgeden, davacının o ülke kanunları uyarınca murisin çocuğu başka bir anlatımla mirasçısı olduğu
anlaşılmaktadır. Davacı 1954 doğumlu olup, 1924 doğumlu muris ….. serbest göçmen iken Türkiye
Cumhuriyeti nüfusuna 1980 yılında tescili yapılmıştır.
Dolayısıyla, Bulgaristan Devleti’nden gelen kayıtlarda davacının murisin kızı olduğunun bildirilmesi ve davacının murisin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını kazanmasından sonra doğmamış olması nedeniyle TMK’nın 293. maddesi gereği
tanınmasının bir öneminin bulunmaması nedeniyle …..’in mirasçısı olduğu anlaşılmaktadır.
Ancak, Anayasamızın 35. maddesi hükmünde de temel haklar arasında sayılan miras hakkının kamu yararı amacıyla kanunla sınırlandırılabileceği öngörülmüştür.
Türk Medeni Kanunu, bu kanunun yürürlüğüne ilişkin kanun ile 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve
Usul Hukuku Hakkında Kanun hükümlerinde mirasın, miras bırakanın ölümüyle açılacağı, mirasçılık ve
mirasın geçişinin miras bırakanın ölümü tarihinde yürürlükte bulunan hükümlere göre belirleneceği,
mirasın ölenin milli hukukuna tabi olduğu, Türkiye’de bulunan taşınmaz mallar hakkında Türk
hukukunun uygulanacağı belirtilmiştir.
Tapu Kanununun 35. maddesinde de yabancı uyruklu gerçek kişilerin ancak karşılıklılık bulunması ve kanuni sınırlamalara uyulması koşuluna bağlı olarak Türkiye’de taşınmaz mal edinebilecekleri, karşılıklılığın tespitinde hukuki ve fiili durumun esas alınacağı
açıklanmıştır.
Kanunun açık hükmünden de anlaşılacağı üzere Tapu Kanun’unda belirtilen bu sınırlama
yalnızca taşınmaz mallar yönünden uygulanabileceğinden yabancı uyruklu kişilerin taşınır mallar ile
para veya diğer haklar yönünden mirasçı olmalarında yasal herhangi bir engel bulunmamaktadır.
Somut olaya gelince, davacı Bulgaristan Devleti vatandaşlığına tabidir. Bu durumda, davanın resen
araştırma prensibine tabi olduğu gözetilerek öncelikle mahkemece Adalet Bakanlığı’ndan miras
bırakanın ölüm tarihi itibariyle davacının Türk Vatandaşı olmadığı gözönüne alınarak Bulgaristan ile
Türkiye arasında hukuki ve fiili karşılıklılık olup olmadığı sorulup saptanmalı, mütekabiliyet şartları
duraksamasız belirlendikten sonra, miras bırakanın ölüm tarihi itibariyle karşılıklılık olmadığı takdirde
gayrimenkuller yönünden davacının mirasçı olamayacağı gözetilmelidir.
Uyarı: Yukarıdaki bilgi ve görüşlerimiz sadece yol gösterme amaçlıdır ve yasal tavsiye alma olarak değerlendirilemez. Azim Hukuk bürosu olarak , doğru ve güncel bilgiyi sağlamak için her türlü çabayı göstermektedir ancak, bu makalenin yayımlanmasından sonra yürürlüğe girebilecek olan yasa ve mevzuatlarda yapılan değişiklikler nedeniyle en güncel yasal gelişmeleri yansıtmayabilir. Bu nedenle, bu makaledeki hiçbir şey yasal tavsiye olarak görülmemeli ve herhangi bir karar vermeden veya bu makalede yer alan bilgilere dayanarak herhangi bir işlem yapmadan önce avukatlara danışmalısınız.