Kira Tespit Davası Şartları - Azim HUKUK

Kira Tespit Davası Şartları

Kira Tespit Davası Şartları

Kira tespit davasının açılabilmesi için birtakım şartların oluşması gerekir. Şartlar şu şekilde sayılabilir:

Geçerli bir kira sözleşmesi mevcut olmalıdır.
Dava açmak için hukuki bir yararın varlığı gerekir.

Kira tespit davası, kiracı ve kiraya veren tarafından açılabilen bir dava türü olup, Türk Borlar Kanunu uyarınca kira tespit davası şartlarının varlığı halinde açılabilir. Bu dava, kira bedelinin belirlenmesini amaçlar ve her zaman açılabilir. Ancak, kira tespit davası şartları; kararın uygulanacağı tarih, dava öncesinde kiracıya yapılan bildirim süresine ve kira sözleşmesinin hükümlerine bağlı olarak değişir.

 

 

Kira tespit davası şartları şunlardır:

Kira Sözleşmesinin Varlığı: İlk ve en temel şart, geçerli bir kira sözleşmesinin varlığının kanıtlanmasıdır. Dolayısıyla, davanın açılabilmesi için geçerli bir kira sözleşmesi olmalıdır.
Hukuki Yarar: Türk Borçlar Kanunu’na göre, kira bedelinin tespiti davası açmak için hukuki bir yararın bulunması gerekir. Mahkeme, hukuki yararın varlığını değerlendirir ve yoksa dava reddedilir.
5 Yıllık Sürenin Geçmiş Olması: Kira sözleşmeleri her yıl yenilense de, beşinci yılın sonrasında kira tespit davası açılabilir. Taraflar arasında anlaşma olmasa bile yeni kira bedeli belirlenebilir.
Yazılı Bildirim (İhtarname): Kiraya verenin, kira bedelinin tespiti davası için kiracıya kira sözleşmesinin bitişinden en az otuz (30) gün önce yazılı bildirim yapması gereklidir. Bu bildirim yazılı olmalıdır ve kanunen geçerli kabul edilir. Ancak, bildirim şekli hakkında özel bir düzenleme bulunmamaktadır. Dolayısıyla, yazılı bildirim Tebligat Kanunu veya noter aracılığıyla yapılabilir, ancak zamanında ve yazılı olması önemlidir.

 

Kira Tespit Davası Şartları - Azim HUKUK
Kira Tespit Davası Şartları – Azim HUKUK

Kira Tespit Davasını Kim Açabilir?

Davayı açmakta hukuki yararı bulunan herkes kira tespit davasını açabilir.

Hukuki yararı bulunan kişiler sözleşmenin tarafı olan kiracı ve kiraya veren olabilir. Aynı zamanda sözleşmenin tarafı olmasa da kiraya verilen taşınmazın maliki, varsa mirasçıları, taşınmaz üzerinde paylı mülkiyet ilişkisi varsa paydaşlar bu davayı hakları oranında açabilirler.

Taşınmaz üzerinde elbirliği mülkiyet ilişkisi varsa bu durumda kişilerin birlikte dava açmaları ya da açılan bu davaya katılmaları gerekir. Miras ilişkilerinde durum böyledir.

Kiralananın başka birine satılması durumunda yeni malik eski malikin yerine geçer. Bu durumda yeni malikin kira tespit davası açma hakkı mevcuttur.

 

Kira Tespit Davası ve Tahliye Davası Aynı Anda Açılabilir mi?

Tahliye davaları kesinleşinceye kadar kira sözleşmesi geçerliliğini korur. Bu durumda, tahliye davası sonuçlanana kadar kira tespit davası da açılabilir. Ayrıca, tahliye davasının reddedilme olasılığı da göz önünde bulundurularak, kira tespit davası tahliye davası ile birlikte açılabilir. Uygulamada, kira tespit davası açılırken veya ihtar çekilirken, tahliye konusundaki haklar saklı tutularak işlem yapılır.

Not: Kira tespit davası ve tahliye davası aynı anda açılabilmesi için tahliye davasında ihtiyacın gerçek ve zorunlu olduğunun ispatı gerekmektedir. Aksi takdirde tahliye davası reddedilir.

 

Kira Tespit Davası 5 yıl

Kiraya veren ve kiracı arasındaki kira sözleşmesi 5 yıl ve altında ise kiraya veren TÜFE oranlarının 12 aylık değişim oranlarından daha yüksek talepte bulunsa dahi talebi reddedilecektir.

Kira tespit davalarında 5 yıl süresi önem taşımaktadır. Kira bedellerinin değişimi talepli açılacak davalarda 5 yıldan uzun süreli veya beş yıldan sonra tekrarlanan kira sözleşmelerinde bundan sonraki her 5 yılın sonunda uygulanacak kira bedeli;

Kira hakkaniyete uygun olmalıdır. Hem kiracı hem de kiralayan mağdur edilmemelidir.
Kiralanan taşınır veya taşınmazın durumu ve emsal kira bedelleri göz önünde tutulmalıdır.
Kira tespit davasında TÜFE’nin son bir yıl içindeki değişim oranları baz alınacaktır.

 

Kira Tespit Davası İhtar Şartı

Kira tespit davasında ihtar, Türk Borçlar Kanunu’nun 344. maddesine göre, kira artış oranını belirleyen taraflar arasında anlaşma sağlanamadığı durumlarda kiracının veya kiraya verenin diğer tarafa yazılı olarak bildirimde bulunma yükümlülüğünü ifade eder. İhtar, kira bedelinin tespiti veya artırılması için tarafların birbirlerine yapmaları gereken resmi bir bildirimdir. İhtar süreci şu şekilde işler:

Kiracı veya kiraya veren, kira artışı konusunda anlaşamadığında diğer tarafa yazılı bir ihtar göndermelidir. İhtar, kira bedelinin artırılacağını ve bu artışın gerekçesini içermelidir.
İhtarın süresi, Türk Borçlar Kanunu’na göre kiracı için en az bir ay, kiraya veren için en az iki aydır. Bu süre, kira sözleşmesi ve yasal düzenlemelere uygun bir şekilde belirtilmelidir.
İhtarın yazılı olarak yapılması çok önemlidir. İhtar mektubu, karşı tarafın alınabilir bir kanıtı olarak kullanılabilir.
İhtar, yasal süre içinde karşı tarafa ulaştırılmalıdır. Posta, iadeli taahhütlü mektup veya elden teslim gibi yöntemlerle iletilir.
İhtar sonucunda taraflar, kira artışı konusunda anlaşmaya varmazlarsa ve kira bedeli hâlâ anlaşmazlık konusu ise, kira tespit davası açılabilir.

 

Sık Sorulan Sorular

Kira tespit davasında avukatlık ücreti ne kadar?
Kira tespit davasını kaybeden kiracı ne öder?
Kira tespit davasında kiracı avukat tutmalı mı?
Kira tespit davası açmadan önce ihtarname şart mı?
Kira tespit davası ekşi
Kira tespit davası Ne zaman Açılır
Kira tespit Davası Ne kadar sürer 2024
Kira Tespit Davası Masraflarını Kim Öder
Kira tespit davası Şartları
Kira tespit davası sonuçları
Kira tespit davası İhtar şart
Kira tespit davasında hakkaniyet indirimi ne kadar?
5 yılı dolan kiracıdan rayiç bedel isteme nedir?

 

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

Popüler Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir